Vatandaşlık görevlerinden biri olan vergi ödeme yükümlülüğünde yaşanan usulsüzlükler, Vergi Usul Kanununda ağırlaştırılmış yaptırımları gerekli kılmaktadır. Vergi hukuku içeriği, hem birey hakları hem de devletin birey üzerindeki haklarını ve yaptırım gücünü ortaya koyar. Vergi borcu, devletin vergi borcu cezası uygulama hakkı ve bireylerin bu süreçte yapması gerekenler vergi hukuku kapsamında ele alınır.
Vergi Nedir?
Devletlerin vatandaşlarına ekonomik, sosyal, ticari, idari anlamda kamu hizmetlerini sunabilmesi için gelire ihtiyacı vardır. Kamu hizmetlerinin gerektirdiği giderlerin karşılanmasında kullanılacak olan gelirler; devlet tarafından çeşitli kaynaklardan sağlamaktadır. Bunlara örnek olarak; vergiler, harçlar, şerefiyeler, para ve vergi cezaları, borçlanmalar, bağış ve yardımlar, kamu iktisadi teşebbüslerinin sağlamış olduğu gelirler, kamu mallarının satışından doğan gelir ve benzer gelirler verilebilir.
Buna göre devlet ve diğer kamu tüzel kişilerince kamu hizmetlerinin yürütülmesini sağlamak üzere, belirli bir hizmet karşılığı olmaksızın yasaya dayanarak kişi veya kurumlardan zorunlu olarak tahsil edilen paralara vergi denir.
Vergi Hukuku Nedir?
Kişilerle devlet arasında, devletin egemenlik gücüne dayanarak kişilerden aldığı vergi, harç, resim, ve benzeri gelirler dolayısıyla ortaya çıkan vergi ilişkisinden doğan karşılıklı hak ve ödevlerin; niteliği, doğması ve tahsili gibi hususları düzenleyen, kuralların bütününe ise Vergi Hukuku denir. Vergi Hukuku, yasal sınırlar içerisinde, devlet ile gerçek ve tüzel kişiler arasındaki vergi ilişkisinden doğan karşılıklı hak ve ödevleri düzenleyen hukuk dalıdır. Vergi hukuku tanımı gereği, vergilendirme işlemlerindeki tarh, tebliğ, tahakkuk ve tahsil işlemlerinin şekil ve şartlarını belirlemekle birlikte, idarenin bu şekil ve şartların dışına çıkması nedeniyle oluşan vergi uyuşmazlıklarındaki çözüm yollarını da içermektedir. Ayrıca, vergi uygulamaları nedeniyle vergi idaresi ile mükellef veya vergi sorumluları arasında çıkan uyuşmazlıkları da konu edinir. Bu konular, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununda düzenlenmiştir.
Vergi Mahkemesini İlgilendiren Konular ve Görevleri
Vergi mahkemesi; idarenin vergi haricinde, resim ve harçları için benzeri mali yükümlerle bunların zamlarına ve de cezalarına ilişkin olan iptal ya da tam yargı davalarına doğrudan bakmakla yükümlü olan idari nitelikteki mahkemedir. Vergi mahkemesi, görev kapsamı kanunda sınırları belirgin olan özel nitelik taşıyan ilk derece mahkemesidir. Bu İdare mahkemesi, genel olarak görevli mahkeme olduğundan dolayı kanunla açık bir şekilde yetki verilmediği zaman vergi mahkemelerinin hiçbir şekilde idari davalara bakma sorumluluğu bulunmaz.
Vergi mahkemelerinin kurulmasında 2576 sayılı kanun etkilidir.
Vergi Davaları Neleri Kapsar?
İdari yollara kullanılarak herhangi bir şekilde çözülemeyen ya da bu yollar hiç kullanılmadan, yargısal manada çözüme kavuşturulmak istenen uyuşmazlıklar doğrudan vergi yargısının sorumluluk alanına girmektedir. Bir vergi davası açılabilmesi için, mükellefle idare kendi arasında dava konusu olarak gösterebilecek bir ihtilafın yer alması gerekir.
Vergi davaları kendi içerisinde üç başlık altında sıralanmaktadır;
1- Vergi Usul Kanunu gereğince vergi, resim ya da harçlar ile bunların ilgili olduğu faiz ve cezalarını içeren davalar,
2- Gümrük Kanununa göre bir ithalden alınan vergi, resimler ile bunların cezalarına ilişkin olan konuları içerisine alan davalar,
3- Kur farkı, fon ya da benzeri biçimlerde isimlendirilen ve Anayasa’da vergi benzeri özellik taşıyan mali yükümlülük şeklinde ifade edilen yükümlülükler ile inzibati para cezalarını konu alan davalar.
Hukuki danışmanlığa mı ihtiyacınız var?
Uzman avukatlarımızla iletişime geçin.
0(538) 602 4688 0(505) 420 4322
bilgi@karyahukuk.com.tr Pzt – Cmt 09:00-18:00
